
Denizlerde Nesli Tehlikedeki Canlılar
DENİZİN ENVANTERİ
Yeryüzündeki canlıların beşte biri tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Aşırı şehirleşme, ormansızlaştırma, yaşam alanlarının yok edilmesi, kacak avcılık gibi insan faaliyetlerinin türlerin devamlılığı üzerindeki etkilerini bir kez daha düşünmenin tam zamanı! Çünkü mavi sularda salınan balık türlerinden pek çoğu kırmızı listede. Yani yeryüzünden tamamen silinmek üzereler! İşte acı gerçekler ve yok olmak üzere olan türlerden bazıları!
Güney Amerika Sardalyası

Aşırı avlanma sebebiyle yok edilen balık türlerinin en iyi örneklerinden biri Güney Amerika sardalyasıdır. Güney Amerika sardalya balığının alt türü olan Pasifik sardalyası (Sardinops sagax), 20. yüzyılın ilk yarısında hızla gelişen Kaliforniya balıkçılığı için çok önemli bir kaynak haline gelmişti. Ancak sardalya balıkçılığı, izleri uzun yıllar silinmeyecek bir çöküş yaşadı. Balıkçılık Kaliforniya’da hızla geriledi. Çünkü aşırı avlanmanın yanında iklim değişikliğinin de etkisiyle Kaliforniya sahillerinde artık sardalya balığının sayısı yok olma noktasına geldi.
Roseline Köpekbalığı

Bilimsel adı Puntius denisonii olan Roseline köpekbalığı; Denison barbı, kırmızı çizgili torpido balığı, kanayan göz barbı gibi farklı isimlerle de anilan, Puntius cinsine ait bir balık türüdür. Güney Hindistan’da Karnataka ve Kerala bölgelerinde görülen kırmızı çizgili torpido balığı, normalde 8 yıla kadar yaşayabilir. Ancak akvaryum balığı olarak sadece Hindistan içinde değil, pek çok başka ülkeye de ihraç edilmeye başlanan Roseline, 2010 yılında nesli tükenmek üzere olan türlerin belirtildiği kırmızı listeye alındı. Bir zamanlar Hindistan’ın nehirlerinde bolca rastlanan bu balığın yok olma tehlikesiyle karşı karşıya kalmasında, akvaryum balığı olarak yakalanıp satılmasının dışında, yaygınlaşan tarımsal faaliyetler ve hızlı şehirleşmenin de payı oldukça büyük.
Beta Türleri Yaygın şekilde “beta” olarak bildiğimiz Betta cinsine ait tatlı su balığı türleri de tükenme tehlikesiyle karşı karşıya. Aslında Betta cinsine ait balık türleri oldukça yaygın olup özellikle Betta splendens türü akvaryum balıkçılığında en sık rastlananıdır. Ancak bunun dışında kalan beta türlerinin çoğu, IUCN tarafından kırmızı listede sınıflandırıldı. Betta livida, Betta miniopinna, Betta spilotogena ve Betta persephone türleri de nesli tükenmek üzere olan türler olarak gösteriliyor. Büyük bölümü Endonezya nehir havzasında yaşayan tehlikedeki bu türler, civa atıklarıyla nehrin zehirlenmesinden yüksek derecede etkilenmişlerdir. Ayrıca akvaryum ticareti için yapılan aşırı avlanma da tüm diğer türlerde olduğu gibi beta türlerini tehdit etmektedir.
Altın Çizgili Balık

Çin’in Yunan şehrindeki Dianchi Gölü’nde görülen Altın çizgili balık türünün bilimsel adı Sinocyclocheilus grahami’dir. Balıkçılık ve akvaryumculuk için 60’li yıllara kadar önemi büyük olan bu balık türü, 90’li yıllarda gölden tamamen yok oldu. Günümüzde altın çizgili balık nüfusunun yüzde 80 düştüğü tahmin edilmektedir. Altın çizgili balık türünün neslini tükenme noktasına getiren sebeplerin başında göle salınan diğer balık türleri geliyor. Ayrıca tarımsal faaliyetler sebebiyle suyun kirlenmesi ve akvaryum ticareti kapsamında aşırı avlanmaları da sayılarının azalmasına neden olmuştur.
Kunming Burunlu Alabalık

Bilimsel adi Schizothorax grahami olan Kunming burunlu alabalığı türünün doğal yaşam alanı Çin’in Yunan bölgesi su kaynakları ve özellikle Dianchi Gölü’dür. Bu gölde son 20 yıldır hiç Kunming burunlu alabalık yakalanamadı. Türün sayısı kritik düzeyde azalmış durumda. Kunming alabalığı neslini tehlikeye sokan başlıca sebepler ise öncelikle bu türün yaşam alanına sonradan salınan diğer balık türleri, kirlilik, aşırı avlanma ve elbette doğal yaşam alanlarının kaybı olarak sıralanıyor. Çin’de bu balık türünün yaşam alanı olan hiçbir bölge henüz resmi olarak koruma altına alınmadıysa da, su kaynaklarının ikisi Budist tapınaklarının himayesinde bulunuyor.
Devil’s Hole Pupfish

Pupfish türüne adını veren Devil’s Hole, Amerika’nın Nevada bölgesindeki Death Valley Ulusal Parkı yönetiminde bulunan nadir bir pupfish yaşam alanıdır. Bilimsel adı Cyprinodon diabolis olan Devil’s hole balık türü de, eski çağlara dayanan varoluş hikayesi ve alışılmışın dışında özelliklere sahip yaşam alanlarıyla her zaman dikkatleri çeken bir tür olmuştur. Yaklaşık 22 bin yıllık bir geçmişi olduğu düşünülen bu balık türü, su taşkınlarından depremlere kadar etkilenen hassas bir yaşam alanına ihtiyaç duymasından ötürü zaten risk altındaydı. Ancak tarımsal faaliyetlerle suyun kirlenmesi sonucu 2007 yılında sayıları 50’nin altına düşmüştür. Yapılan çalışmalar ve korumalar sonucu son yıllarda sayılarında gözle görülür bir artış görülse de oldukça hassas bir habitata sahip olan bu balık türünün devamlılığı için kirlenmenin önüne geçilmelidir.
Batı Afrika Ciğer Balığı

Bilimsel adı Protopterus annectens olan Bat Afrika ciğer balığı, Batı Afrika’nın dışında güney Afrika’da da tanıtılmıştır. Öne doğru çıkı bir burna ve küçük gözlere sahip olan Batı Afrika ciğer balıkları sadece tatlı sularda çiftleşirler. Normalde yaygın bir şekilde rastlanan bu balık türünün sayısında son yıllarda gözle görülür bir düşüş yaşanmaya başlanmıştır. Tarımsal faaliyetlerle suyun kirletilmesinden etkilendikleri tahmin ediliyor. bu tehlikeyi atlatıp türlerinin devamını sağlayabilirlerse yaşam alanlarının temzilenmesi gerekecektir.
Atlantik Morinası

Atlantik morinası adından da anlaşılacağı üzere Atlantik Denizi’nde rastlanan ve Gadidae familyasına ait olan bir balık türüdür. Bilimsel adi Gadus morhua olan Atlantik morinası, sadece morina olarak da bilinir. Boyu 2 metreye, ağırlığı da 90 kg’a kadar çıkan morina, 90’li yıllarda aşırı avlanmanın kurbanı oldu ve balıkçılığın durdurulması ile dahi türüne verilen zarar henüz telafi edilemedi. Morina gibi bir deniz yırtıcısının yokluğu, balıkçılar açısından diğer balıkları tutabilmelerine olanak sağladıysa da morina türünün nesli risk altındadır ve zayıf olarak nitelendirilmesinin yanısıra tür, IUCN tarafından nesli tükenmek üzere olan türlerin sınıflandırıldığı kırmızı listeye alınmıştır.
Neden Yok Oluyorlar?
Günümüzde 1000’in üzerinde balık türü tehlike altında türler sınıfına alınmış durumdadır. Bilim adamları için balıkları incelemek ve kontrol altında tutmak, denizin içinde yaşadıklarından dolayı karasal hayvanları ve bitkileri incelemekten çok daha zor. Balık nüfusuyla ilgili veriler yine aynı sebeple yetersiz kalmaktadır. Balıkların nesillerini tehlikeye sokan pek çok sebep var. Hemen hemen hepsi de insanoğlu elinden çıkan etkiler. Günümüzde balıkları yok olma noktasına getiren sebepleri üç ana başlıkta toplayabiliriz: Aşırı avlanma, akvaryum balıkçılığı ve yaşam alanlarının tahribatı.
Aşırı Avlanma

Balıkçıların sınırları tanımadan aşırı avlanmaları özellikle ton balığı gibi yenebilir balık türleri için başlıca tehlikeyi oluşturmaktadır. Aşırı avlanma balık nüfusunun, dolayısıyla balıkçılığın çöküşüne sebep oluyor çünkü avlanmaktan kurtulup hayatta kalmaya devam edenler, kaybedilen balıkların yerini dolduracak kadar çok ayıda yavru dünyaya getiremiyorlar. Bu ticari tüketiş, türün tamamen yok olduğu anlamına gelmese de artık balıkçılar tarafından avlanılmaması gerektiğini vurgulayacak kadar yeterli bir tükenmedir.
Akvaryum Balıkçılığı

Çoğu balık türü, özellikle ufak türler akvaryum balıkçılığı için ev hayvanı ya da süs unsuru olarak satılmaktadır. Evlerde evcil hayvan olarak beslenen bu balık türlerini barındıran akvaryumlara çoğu otel ya da restoranda da dekorasyonun bir parçası olarak rastlamak mümkündür. Ancak yapılması gereken, akvaryum balıkçılığının ortadan kaldırılması değil, akvaryum balıkçılarının tehlikedeki türler hakkında bilgilendirilmesidir. Çünkü satılmak üzere avlanan bu balıklar, nesilleri tükenmek üzere ya da yaygın rastlanan olarak ayırt edilmeden yakalanmaya devam ediliyor.
Yaşam Alanlarının Tahribatı

Balıkların yaşam alanını yok etmek için denizlerin hepsini kurutmak gerekmiyor. Balıkların yaşam alanlarının ortasına inşaa edilen barajlar, sulardaki kirlilik, zehirli atıklar ve tarımsal faaliyetlerde sulama için kullanılan su miktarındaki artış gibi etkenler bu alanların tahribatı için yeterli. Ayrıca doğal habitatları olmadığı halde güzel görüntüleri nedeniyle bazı habitatlara salınan egzotik türlerin aynı sudaki diğer balık türlerine tükenecek kadar zarar vermiş olması da balıkların yaşam alanını tahrip eden başka bir sebeptir.
Karnak: BBC Dünya Raporu
